28 Mayıs 2012 Pazartesi

GEZMELERDEYİZ...

herkese selaaammm!!
bugün istanbul yağmurlu ve karanlık,hiç sevmem böyle havayı..
neyse günü renklendirecek bişeyler paylaşayım bende..

***

efendim bu pazar bir köye gittik ve ben çok sevdim, sizinle de paylaşıyorumki belki gitmek isteyeniniz olur.
blogların bu özelliğini seviyorum ya..
hadi başlayalım :)


köyümüz çatalca'nın-inceğiz köyü.. yukarısı köy meydanı,suyun etrafında kazlar var. benim kızçeler bayıldı onlara.. hep oyuncak ördek görüyorlar, gerçeğini görmüşlermiydi bilmiyorum..
maalesef şehirde büyümenin dezavantajları..

kazlar en son kaçmakta bulduğu çareyi, baktılar kurtulamıcaklar bizden, köy halkıda bize garip garip bakıyor, hiç bizim gibi kaz seven olmadı heralde :))

sonrasında yeşillikler içinde yapılan bir kahvaltı, taze köy sütü, köy yumurtası, harika bir bal (tadı hala damağımda),köy ekmeği....uzaar gider..

bahçeye bayıldım,biz böyle bir yere gidelim eşimle, hemen yeşillikler içerisinde bir ev alıp, bahçesine havuz yaptırıp, çocukların oynadığını falan hayal ederiz...
yeşilçam replikleri gibi oldu,hihi..

köy kahvaltısıyla enerjiyi topladık,şimdi gezme zamanı..
inceğiz'de bir sürü mağara var. biz çocuklardan dolayı bir tanesine gezebildik,ama bir dahaki gidişimde hepsini gezicem inş.

*bu resim kaldırılmıştır*

mağaralara bu merdivenlerden çıkıyorsunuz, bizim bey kızçeleri almış kucağına ama, anca yarıya kadar çıkabildik, bende bir merdiven pozu alayım dedim :)

bu suyun kenarında da mesire yeri var,  biz kahvaltıyı köy içinde yaptık ama mesire yerinde de köy kahvaltısı veren yerler var. istanbul'dakiler günübirlik gelebilirler, hava güzel ortam güzel ,
ee daha ne olsun dimi?
havalar nasıl olursa olsun, sizin havanız yerinde olsun diyorum
ve kaçıyorum..

***

21 Mayıs 2012 Pazartesi

BEN BU BAYKUŞLARI YERİM YERİM...

herkese merhaba!!!
nasılsınız kızlar, bugün sizinle çok beğendiğim bir kurabiyeyi paylaşmak istiyorum.
bir blogcu arkadaşımın burada paylaştığı baykuş kurabiyeyi gördükten sonra bir an önce yapmak için sabırsızlanıyordum ve yaptııımmm..

ya bende bu kurabiye aşkı nereden geliyor acaba... 
hem yapmayı hem yemeyi seven...


yapacağı zaman ille de alengirli tarifleri tercih eden.,
ama yerken hiçbir ayırım yapmayan ender bir kişiliğim ben :)
neyse tarife geçelim artıkın ...
kendi yaptığım şekilde aktarıyorum.

MALZEME:
1 yumurta
100 gr. tereyağ
                100 gr.zeytinyağ (10 yemek kaşığı ediyor)
    2 kahve fincanı tozşeker
1 vanilya
1 tatlı kaşığı kabartma tozu
2 - 2,5 su bardağı un
kakao

YAPILIŞI:
tüm malzemeyi yoğurup buzdolabında 30.dk bekletiyoruz. merdaneyle açıp, su bardağıyla yuvarlaklar kesiyoruz. gözleri için daha küçük yuvarlaklar lazım,bunun içinde şurup kapağı kullanabilirsiniz demiş arkadaş. 

damla çikolatalarıda gözlerine bastırıyoruz. kalan hamur parçasınıda kakao ile renklendirip burun yapıyoruz. ayaklarını da çatalla bastırarak şekil veriyoruz.

170 derecede 10-15 dk. pişiriyoruz. sonrada hammm yapıyoruz :)
afiyet olsun...

16 Mayıs 2012 Çarşamba

SEPETÇİLER KASRI

herkese selaammmm!!!!!!
tembel blogerınız ben,
geçen hafta yayınlamam gereken postu bu hafta yayınlıyorum.

efendim mayıs ayı kermes ayı biliyorsunuz.
bende sizi sepetçiler kasrında yapılan çok güzel bir kermese götüriciiiim.

kermes yukarıda gördüğünüz sepetçiler kasrının bahçesinde, denize sıfır, galata kulesini seyredebileceğiniz harika bir mekanda yapıldı.

şansımıza havada çok güzeldi,deniz kenarında saatlerce oturduk, ev yapımı lezzetleri tattık...
döner, ızgara, hafta sonu açık büfe kahvaltı ne arasanız vardı kermeste..

 ufaklıklar içinde pıtırcıklar içinde şişme zıpzıp oyun parkı vardı,saatlerce zıpladılar yine yorulmadılar..

malumunuz kurabiye yapmak için bahane arıyorum :)
hazır kermeside bulmuşum meşhur karpuz kurabiyelerimden yapayım dedim..


artan hamurlardan da çilek kurabiye yapmak geldi içimden.

benim çilekler daha yeşil tam olgunlaşmamışlar..
ama tatları yerindeydi ne hikmetse :)

*bu resim kaldırılmıştır*



mekan güzel olunca fotoğraf çekinmeye doyamıyor insan.
köprüyü arkama alarak çekinmek istediğim bir poz..
köprüyü bulabilecek misiniz bakalım :)) 

kapanış fotoğrafımızda bu olsun,
ama şimdi kötü bir haberim var size..
bu kadar ballandıra ballandıra anlattım, ama kermes kapandııı :((
biliyorum çok kötüyüm ama seneye daha erken haber vericiiim söz..
kendinize iyi bakınn.

1 Mayıs 2012 Salı

BRUNCH'LARA TAM GAZ DEVAM :)

satırlarıma başlamadan önce herkese selam eder,
büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öperim :))
ayy mektuba böyle başlanıyordu dimi?
insan uzun süre ara verince nasıl başlayacağını bilemiyor, iki saattir başlığa ne yazsam nasıl giriş yapsam diye silip silip yeniden başlıyorum.

***
sizde de bir bahar yorgunluğu varmı, ben bir türlü atamadım gitti..
hem herşey yapasım var, hem de amaan boşver diyesim var.
şu arkadaş toplantıları da olmasa hayattan kopucam inan ki..
iyi ki brunch'ımız var diyorum ve fotolara geçiyorum..
geçen gün arkadaşımız münevver'e gittik,
renkli bir sofra hazırlamış bize..


soframızın genel görüntüsü buydu..

                          
sofrayı ben hazırladım bu arada söylemeden geçemiciimm :))
şimdi menüye geçelim..
 ıspanak salatası ile başlamak istiyorum çünkü harikaydı, bulgurlusunu hiç yememiştim.
bunu münevverin komşusu yapmış..
bu kurabiye tabağımız, alttakiler tahinli kurabiye, üsttekiler çörekotlu kurabiye.. bu çörek otlu kurabiyeleri de necla abla yapmış, bu da çok güzeldi, ellerine sağlık necla abla ..
***

kurabiye necla abladan, salata komşudan, sofrayı da ben hazırladım zaten.. sahi münevver sen ne yaptın?
bide önceden o kadar uyardım, bak dedim birileri çeker internete koyar, güzel bişiler hazırla,hiç dinlememiş..
( münevver ilk buluşmamızda beni kesecek..)
şaka şaka, şimdi görsel şölene geçiyoruz..
bundan sonrakiler %100 münevver yapımı şeylerdir :))


yukarıda gördüğünüz pasta görünümlü şey, aslında bir patates salatası..
üşenmemiş tek tek dizmiş üstündekileri, ama ortaya çıkan şey çok güzel değil mi? tadıda çok güzeldi..


bu gördüğünüz gerçek pasta,
pasta görünümlü herhangi bişi değil yani:)
tatlı çeşidi bu kadar değil..
haşhaşlı revani ve sütlü irmikli tatlı da vardı.
ya bu arada pizza ve pofidik bi poğaça da vardı ama ben unuttum onları çekmeyi :(


bu güzel sofra ve güzel ev sahipliğin için teşekkürler arkadaşım,
kapıdan çıkana kadar ikramların arkası kesilmedi, bunlar sadece fotoğrafını çekebildiklerim. 

***
şu bahar yorgunluğu dedikleri şeyi bir an önce üstümden atmak istiyorum, tavsiyeleriniz varsa ve paylaşırsanız sevinirim.
kendinize çook iyi bakın,
hoşçakalın..

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...